mdfnvlkdfg

 

DİSK “vergide adalet, gelirde adalet” sloganıyla İstanbul’dan Ankara’ya yaptığı yürüyüş, Eskişehir’e ulaştı. DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu, “Gelirde, vergide adalet için yürüyoruz. Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılına cumhuriyet tarihinin en ağır bölüşüm kriziyle girdik. Hepimiz çalışıyoruz, üretiyoruz. Bizim alın terimizle, bizim ürettiklerimizle büyüyor bu ülke ama ürettiğimiz değerden aldığımız pay, her gün daha fazla düşüyor. Çünkü Türkiye’de bütün emek gelirleri, hepimizin ücreti Türkiye İstatistik Kurumu’nun o yalan yanlış, baskılanmış enflasyon rakamıyla belirleniyor. O nedenle her gün alım gücümüz geriliyor, ücretlerimiz düşüyor.” dedi.

 

DİSK Genel Başkanı Arzu Çerkezoğlu da yürüyüşün her adımda umudu büyüttüğünü belirtti. Çerkezoğlu, şöyle konuştu:

“Yüksek enflasyon karşısında hepimiz her gün biraz daha yoksullaşıyoruz. O nedenle ürettiğimiz değerden payımızı almak için yürüyoruz. Gelirde adalet için yürüyoruz. Bugün bu ülkede milyonlarca emekli, yıllarca çalışmış, üretmiş milyonlarca emekli, açlık sınırının bile yarısında. Uydurdukları o ucube sistemle, Hazine’den tamamlamayla, 7 bin 500 lirayla hayatını sürdürmeye çalışıyor.

Türkiye’de KDV, ÖTV dediğimiz o dolaylı vergiler, yani en yoksulun da en zenginin de işçinin de patronun da marketlerden bir kilo domates, patates, soğan alırken ödediği vergi, devletin topladığı toplam vergilerin dörtte üçünü geçti. Bir ülkede dolaylı vergilerin oranı ne kadar yüksekse o ülkede vergi adaletsizliği o kadar büyüktür.

Ocakta, şubatta, martta aldığımız ücreti eylülde, ekimde, kasımda alamıyoruz. Dünyanın hiçbir ülkesinde böyle bir şey yok. O nedenle bu adaletsiz vergi sistemini değiştirmek için yürüyoruz. Az kazandan az, çok kazanandan çok vergi alınan adaletli bir vergi sistemi için yürüyoruz. Buradan, Eskişehir Meydanı’ndan bir kez daha ülkeyi yöneten AKP iktidarına sesleniyoruz. Eğer vergi gelirlerini artırmak istiyorsanız, daha fazla vergi toplamak istiyorsanız artık işçinin, emekçinin, emeklinin, halkın cebine bakmaktan vazgeçin. Etrafınıza bakın. O kâr rekorları kıran şirketlere bakın. Bankaların kat be kat artan bilançolarına bakın. Kur korumalı mevduattan milyonlar kazananlara bakın.

Bu mücadeleyi yaklaşık iki yıldır sürdürüyoruz. İş yerlerinden başladık. Bildiriler okuduk, yürüyüşler yaptık. Alanlara, meydanlara çıktık. Vergi dairelerinin önünde eylemler yaptık. Binlerce imza topladık, Maliye Bakanlığı’na götürdük. Meclis’e taşıdık bu talepleri. Meclis’teki bütün siyasi partilerin genel başkanlarıyla tek tek görüştük, anlattık bütün bunları. Ardından bir kanun teklifi hazırladık. Adaletli bir vergi sistemi için yapılması gerekenleri çok değil, sadece 5 maddede özetledik. 5 maddelik bir kanun teklifini Meclis’e sunduk ve buradan bir kez daha Meclis’teki bütün siyasi partilere, 600 milletvekiline çağrımız; bu yüksek enflasyon, hayat pahalılığı karşısında milyonlarca işçinin, emekçinin, emeklinin bir nebze olsun nefes alabilmesi için, bu adaletli vergi sistemi için gerekli olan yasayı oy birliğiyle Meclis’ten geçirin diyoruz.”

 

 

 

 

 

 

anka